top of page
  • Yazarın fotoğrafıMavi Çam Anaokulu

Veli Mektubu Eylül 2024

Yeniden merhabalar! Yeni bir eğitim öğretim yılına başlarken tazecik bir merhaba hepimizin içini ısıtsın istedik. Mavi Çam dördüncü yılına başlıyor… Her anına şükran duyduğumuz bir dört yıl… Zorlandığımız, üzüldüğümüz zamanlar için bile… Böyle zamanlarda koridordan döndüğümüzde gülen, kimi zaman da ağlayan gözler, yemekhaneden sınıflarına geçerken odama atılan kaçamak bakışlar, alacaklı gibi çalınan kapımı açtığımda benden istenen deksir (daksil), elivasyon makinesi (laminasyon makinesi) ve daha niceleri, çocuklar arasında kulak misafiri olduğum ufuk açıcı konuşmalar bize parçası olduğumuz eşsiz şeyi hep hatırlattı: Çocuklarımızlayız ve bu harika bir şey! Ezcümle, Mavi Çam’ın mimarı yavrularımızdır. Biz de geçen yıllarda yaptığımız gibi yeni eğitim öğretim yılında da onlara layıkıyla eşlik etmeye, beraberinde getirdikleri neleri varsa en saf haliyle görebilmeye, kabul etmeye ve yeşertmeye çalışacağız. Siz velilerimizin de katkılarıyla…

 Bu sürecin en başından itibaren bizimle olan yavrularımızın aileleri mektuplara çok aşina...  Yeni başlayan minik çam fidelerimizin aileleri için de küçük bir bilgilendirme yapmak isterim. Sizlerle her ayın başında, bu ayki temamızı ve genel hatlarıyla yapmayı, gerçekleştirmeyi tasarladığımız etkinlikleri paylaşmak adına bu mektupları paylaşacağım. Umarım keyifle okursunuz… :)

Mektuplara kısa bir ara verdiğimiz benim lafı çok uzatmamdan belli oluyor sanırım. :) Bu ayki temamız: Mavi Çam ve ben! Her eylül aynı temayı, farklı etkinliklerle kullanıyoruz. Tema kapsamında yapacağımız etkinlikler farklı kazanımlara hizmet ediyor fakat eylül ayı için hedeflediğimiz en temel kazanımlar; çocuklarımızın farklılıklarıyla kabul gördüğünü ve koşulsuz sevildiklerini hissettikleri, okul ve sınıf rutinlerini içselleştirdikleri, duygularını tanıdıklarını, her duygunun kıymetli ve kabul görülebilir olduğunu hissetmeleri ve edinmeleri olacak. Şimdi gelelim hafta hafta yapacaklarımıza… :)

İlk hafta (2-6 Eylül) bizi her eylül ziyaret eden arkadaşımız Hindistan cevizi Hino’nun ziyaretiyle başlıyor. Elbette yanında mektubuyla birlikte… Bakalım bu yıl Hino bizimle neler paylaşacak... Okula yeni başlayan yavrularımızla okulda gezilmedik dip köşe bırakmazken, daha büyük çocuklarımızla detaylı bir okul çevresi gezisi yapıp geçen yıldan bugüne değişen şeyleri konuşacağız. Bayıldığımız Şubadap Çocuk’un “Okul neresi?” şarkısını bol bol dinleyip birlikte söyleyeceğiz. Çocukların kendilerine komik isimler taktığı kahkahalı bir oyun oynayacağız. Olumlu bir sınıf atmosferi eşlik etmek adına “İyi hissettiğimiz bir sınıf nasıl olur?” şemsiyesi altında “Böyle bir sınıfta neler görürüz, neler hissederiz, nasıl sesler duyarız?” sorularına yanıtlar arayacağız. İnsan figürlü pizzalar yapıp afiyetle yiyeceğiz. Sınıfımıza fotoğraflarımızı asıp bizi eşsiz yapan şeyler üzerine konuşacağız. Haftanın son günü ise çocuklarımız kendileriyle ilgili hazırladıkları sunumları bizimle paylaşacaklar. :)

İkinci haftaya (9-13 Eylül) Mavi Çam şarkısıyla başlıyoruz. Orff öğretmenimiz Gizem öğretmenin bizim için hazırladığı bu şarkıya biz bayılıyoruz. :) Okul olma, sınıf topluluğu oluşturma ve aidiyet duygusunu keyifli bir şekilde pekiştiriyor. Ardından hep birlikte Mavi Çam kurabiyeleri yapıp ceviz ağacımızın altında hep birlikte yiyeceğiz. Ertesi gün “Renk Canavarı” kitabını okuyacağız. Duygularla, duygu düzenlemeyle ilgili çok sevdiğimiz ve yararlandığımız bir kitap. Kavanozların içine duygularımızı temsilen rengârenk pullarımızı atıp bir karıştıracağız. Hangimiz böyle kimi zaman karman çorman hissetmedik ki? Sonra birlikte beş kere nefes alıp kavanozu gözlemleyeceğiz. Bakalım neler göreceğiz? :) Çocuklarımızın arkasına kâğıtlar asıp müzik eşliğinde dans edeceğiz. Müzik durduğunda önümüzdeki arkadaşımızın kâğıdına resimler çizeceğiz. Çarşamba günü çocuklarımızla büyük duygularımızı resmedeceğiz. Kâğıdın neresini kullandıklarını, hangi renkleri tercih ettiklerini dikkatle gözlemleyeceğiz. Çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin seslerini, gülüşlerini kaydedip çember ayın hayvanını ele alacağız. Eylül ayının hayvanı: Fil! Elmer kitabını okuyup fillerle ilgili etkinlikler gerçekleştireceğiz.

Ayın üçüncü haftasına (16-20 Eylül) rengârenk, cıvıl cıvıl bir paraşüt oyunuyla başlayacağız. “Kimse bakmazken duygular ne yapar?” sorusundan hareketle etkinlikler yardımıyla duygularımızı tanımaya, isimlendirmeye, onları sarıp kucaklamaya çalışacağız. Duygularımızın nereden geldiğini konuşacağız. Çocuklarımızla onların isimlerini taşıyan sınıf bilekliklerimizi yapacağız. “Harold ve mor tebeşir” kitabıyla haftanın son iki günü morlara boyanacağız. :)

Eylülün son haftası (23-27 Eylül) aile konusuna yöneleceğiz. Çocuklarımızla ailemizin üyeleri, nerede yaşadığımızla ilgili çalışmalar gerçekleştireceğiz. Fark edeceğiz ki herkesin, hepimizin bir yuvası var. Peki, hayvanlar nerede yaşar? Hayvanların evi neden hayvanat bahçesi değildir? Bakalım bu sorulara nasıl yanıtlar bulacağız. Haftanın ve ayın son iki gününü ayın ülkesine, Hindistan’a ayıracağız. Uçağa atlayıp Hindistan’a yola çıkıyoruz. Fillerle oynayıp Taç Mahal’i ziyaret edip e oraya kadar gitmişken bir de körili pilav yiyip döneceğiz. Bizi merak etmeyin. :)

Hepimize keyifli bir eylül diliyorum. Sevgiler…

5 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page